Çiğdem Külahı


Ben doğduktan sonra sanırım kulağıma üç kez “öykü dediler 🙂 çünkü bu kadar öykü müptelası olmamın başka güzel bir açıklaması olabilir mi (Olur tabi niye olmasın ) . Ayy ! Öykülerde boğulayım ben emi. Çok yaşa öykü sen.

Can Yayınları 5 TL kampanyasına üç kitap ile eşlik edebildim. Aç gözlülüğe lüzum yok efendim çünkü rafımda bekleyenler var daha. Ayıp olmasın .

Ahmet Büke’nin daha önceden de okuduğum kitapları ( Ekmek ve Zeytin, Yüklük) olmuştu. Yazısını/ öyküsünü sevdiğim öykücülerdendir benim için. Tanrı! öykü yazanları korusun efendim notu ile öyküye olan tutkumu bir kez daha görmüş oldunuz 🙂

11759687_10206137735875350_576059552_n

“Orada oturmuş her şeyi tersine çevirebilir miyim, diye düşünüyordum. Bu mümkün müydü? Altımda çırpınan suya baktım. Dipteki midyelere, sağa sola kıvrılan yosunların arasında gizlenen küçük balıklara baktım. Çok çaresizdim aslında. Yine de ayıpladım kendimi. İzmir çok büyük geldi bana. Sokaklarında kaybolurum, diye düşündüm. Dizlerim yandı. Eğilip denize dokunayım dedim. Durdum.

11181336_10205987797806992_6040828775979085734_n

Öykü ile kalın. . .