” İnsanoğlu iki ayağının üzerinde durup kafasını göğe kaldırdığı zaman, her şey değişti. Gece göğünde ışık kirliliği değil sayısız yıldız vardı. Yıldızları bir arada algılayıp bir şeylere benzettiler ve birbirlerine hikâyeler anlattılar. Hayaller kurdular. Böylece gerçekten insan oldular.
Binlerce yıl boyunca insanlar bilgi birikimleriyle beraber hayallerini ve hikâyelerini de gelecek nesillere aktardılar. Bugün bize sıradan gelen bazı şeyler, geçmişte hayal edeni deli olarak yaftalatacak türde düşüncelerdi. Uçmak gibi.
17. yüzyılda yaşadığı düşünülen Hezarfen Ahmet Çelebi ile ilgili tek kaynak, abartmayı seven seyyahımız Evliya Çelebi’nin Seyahatname‘sine ait. Belki gerçek belki de hayal. “Binfenli” Ahmet Çelebi, Galata Kulesi’nin tepesinden kendi yaptığı kanatlarla süzülmeye başlayıp Boğaz’ı geçerek Üsküdar’a inmiş. Bu hikaye günümüze kadar ulaştıktan sonra, gerçek ya da hayal olmasının ne önemi var? “
Çizim: Aslı Ekim
Kayıp Rıhtım Aylık Öykü Seçkisi’nin 106.sayısı ” Hezarfen Ahmet Çelebi ” temalıydı. Seçkide benim de Binfenli adlı öyküm yer aldı.
Okuma linki: https://oykuseckisi.com/sayi-106-hezarfen-ahmet-celebi-oykuleri/