“Abla, inanır mısın, en çok da pasta için dövdüler beni.” Ülker, birgün Mahirler’e pasta götürmüş bunca kovalamaca arasında belki canları çekmiştir, diyerek. İşkencede birinin ağzından almışlar bunu. Hemen Ülker’i yeniden çekmişler sopaya.
“Vay orospu, onlara bir de pasta götürürsün ha!”
Bu dayak, anlaşılır bir dayak. Adamlar Mahirler’e hiç, ama hiçbir yardım yapılmasın diye tozu dumana katarken, onlara pasta götürmeye kalkan, incecik Siyasallı kız. Aç halka, “Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler” diyerek, onları hiç umursamadığını gösteren Mari Antuanet gibi, Ülker de, haklarında itlaf hükmü çıkmış avlara pasta getirerek, avcıları, işkencecileri takmamış olmuyor mu? Pasta götürmek de, pasta yemek de yılgınlığa fazlasıyla ters düşüyor.
“Sizi takmıyorum”un daha açıkçası olur mu?
Sevgi Soysal / Yıldırım Bölge Kadınlar Koğuşu
Güzel insanlar geçti bu dünyadan . . .Birisi de Sevgi Soysal